Akyazı Nostalji yazıları -73- Ramazan bayramı

Bu haftaki yazımızın konusu bayram günlerinde yazdığımız klasik bir Ramazan Bayramı olacak kısmet olursa Evet,acısıyla tatlısıyla bir Ramazan ayını ve bayramını daha geride bıraktık.Rabbim hep birlikte beraber hayırlısı ile tekrarını nasip etsin inşallah!

Büyütmek için resme tıklayın

Şimdi ne zaman bir bayram gelse belli bir yaş grubunda olanlar kendi aralarındaki sohbetlerde klişe bir söz olan : " Nerede o eski bayramlar? " diye söze başlarlar ve çocukluk günlerindeki bayram günlerini zevkle anlatırlar.

     Eski bayramlar, 60’lı yılların bayram günleri heyecanla beklenirdi.Hazır konfeksiyon elbiselerin olmadığı yıllarda terziler, bayram sabahına kadar harıl harıl çalışır; elbiseleri yetiştirmeye uğraşırlardı.Berberler ve ısmarlama iskarpin yapan kunduracılar da sabaha kadar çalışır,işlerini yetiştirmeye çalışırlardı.Tabii o yıllarda birçoğumuzun evinde düzenli banyo teşkilatı olmadığından Osman Güney'in çalıştırdığı ve Akyazı'nın tek hamamı olan " Mustabeyin Hamamı" da ful çalışırdı.

     Hep eski bayramlar diyoruz ya, bir de bizim çocukluğumuzun bayramlarında bir göz atalım: Gerçekten eski bayramların esamesi yok şimdi. Şimdiki kuşak, bayramı sadece tatil bölgelerine gidip tatil yapmak zannediyor.Büyükleri ziyaret etme,el öpme falan hak getire!

     Çocukluğumuzda medyamız dini günlerimize biraz mesafeliydi.Devletin radyosu dinî günleri sulandırmaya çalışırdı açıkça. “Onbir Ayın Sultanı”nı Ermeni kantocuların avazeleri ile geçiştirirdi. Mübarek Ramazan Bayramı’na da Şeker Bayramı derlerdi Ramazan Bayramı'nda bayram namazı, kabir ziyareti,fakirleri gözetme,helalleşme,barıştırma gibi mevzuların yanına bile uğramazlardı.                   Ne tekbir,ne salavat;dön dolaş Direklerarasına! Tiyatrolar,kumpanyalar,göz süzenler, bıyık buranlar… Aziz, mübarek günde şöyle bayat manilerle içinizi  bayarlardı:  "Davulumun ipi kaytan,sırtımda kalmadı mintan, verin ağalar bahşiş falan filan.”Yani ecdadımızın hepsi mi şiir özürlüydü? İşte, Şeker Bayramı'nda o günlerden kalma,hadi şükür deseler anlarım da...

   Şekeri es geçmeyelim, hangi tıfıl hoşlanmaz şekerden? Bayram sabahı komşuları dolanırsın.Para veren makbuldür,kâğıt para veren ise daha makbul.Şeker tutan da dua alır icabında.Kazağın eteğini kıvırır,şekeri kanguru gibi doldurursun çuvallama.Hiçbir evden boş çıkmazsın,kiminden kaba şeker gelir,kiminden karamela.Nadiren çikolata tutarlar,yaldızını tırnağınla düzeltip cebine atarsın; yırtılır gider gazoz kapakları arasında.Ama kızlar itinayla düzeltir, koyarlar defter arasına.Sonra bir sotaya oturur,hasılatı imha edersin oracıkta.Akideleri kıtır kıtır çiğner, lokumları yalamadan yutarsın.

   Hep şeker,hep şeker... Abi bir evden de leblebi, çekirdek verseler de biraz tuzlansak ya! Bakkallarda kavanoz içinde sütlü Ender ile çifte kavrulmuş lokum olur.Tanesi yüz para,25 kuruşa on parça… Avucun zaten bir lokmadır, tepeleme dolar.Ah zengin olacaksın ki alasın kamyonla!

    Elma ve horoz şekeri olmazsa olmazdır; yalarsın dilin mor pembe olur,dudaklar reflektör kesilir adeta. Macunlar gök kuşağı gibi rengarenk olsa da tatları hep aynıdır. Demek onların hepsi de boya. Şimdi sarıya limon,yeşile nane,kırmızıya çilek aroması katıyor,iyi de yapıyorlar.Bir de iğde ve keçiboynuzu vardır.Bunlar sağlıklıdır;ama çocuklar bunları pek sevmez.Onlar gider, lokum koydurur iki bisküvi arasına. Eskiden delikli iki buçuk kuruşlar vardı; iki tanesine bir lokum, iki de bisküvi verirlerdi.Sonra efendim; kaymaklı bisküviler, pötibörler çıkar; pötibörler de kalır teneke kutularda. Sert susam helvasına da bayılırdık, hele iyi kavrulmuş olursa! Bir de seyyarlar vardı.Koz yani cevizli helva yapar, satırla kesip satarlardı. Meğer koz, ceviz demekmiş zaten. Kozyatağı, Beykoz,Kozlu isimleri de cevizden geliyormuş.

  Evet, bu yazımızın da sonuna geldik.Bütün hemşerilerime sağlıklı,huzurlu ve mutlu nice bayramlar dilerim. Bir dahaki yazıda buluşmak üzere kalın sağlıcakla!...

25 Nis 2023 - 01:03 - Yaşam


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Akyazi.net Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Akyazi.net hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Akyazi.net editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Akyazi.net değil haberi geçen ajanstır.